Tata tataammmm! Bir adet Karadeniz dizisi...
Karadeniz dizilerinde bana tek cazip gelen şey manzaranın, görselliğin çok güzel olmasıdır.
Bu diziye fragmanını izlediğimde ön yargılı bakmıştım.Oyuncuları da çok ilgimi çekmemişti.Hatta içimden "Atv yine Kanatsız Kuşlar gibi bir dizi yapacak, o da tutucak." bile dedim.
Bayağı ön yargılı bakmışım.Çünkü dizi konu olarak ne o kadar basit ne de oyunculuklar o kadar kötü.Hatta tam tersi konu da oyunculuklar da gayet iyi.
Özellikle daha önce Karadayı, Rüya gibi dizilerde izlediğimiz Ulaş Tuna Astepe'yi çok beğendim.Oyunculuğu öyle mükemmel denecek kadar iyi değil ama kesinlikle kötü de değil.Ama rol çok yakışmış.Tam bir yağız Karadeniz delikanlısı 💙
Kendisini ben ilk Rüya'da görmüştüm.Çok da beğenmemiştim, yakışıklı gelmemişti bana açıkçası.Bak bir saç kesimi nelere kadir görüyor musunuz? Adam bir saçı kestirmiş birdenbire yakışıklı geliverdi gözüme.Ayy soldaki foto o kadar çirkin geliyor ki bana bakamıyorum bile.
Gerçi orada karakteri kötü olduğu için onun da etkisi var.
İrem Helvacıoğlu'nu bugüne kadar hep gıcık kız rollerinde gördüğümüzden midir nedir kendisini hiç sevmezdim.İlk başrol oynayacağını gördüğümde de "Ne alaka yahu?" demiştim.Yakışmayacağını düşünmüştüm.Çok kötü olmamış ama daha iyisi olabilirdi.Diziyi izlerken bana biraz "Başka kim oynasaydı daha iyi olurdu?" sorusunu düşündürttü yani.
Dizinin konusuna gelecek olursak;
Nefes, Vedat tarafından eve kapatılmış, şiddet gören bir kadın.Bir de oğlu var 4-5 yaşlarında.Çocuk hayatında hiç evden dışarı çıkmamış.Sadece bahçeye çıkabiliyor.Telefon yok.Hatta pencelerin açma kolu bile yok.Bir evin için anne ve oğul hapis hayatı anlayacağız.
Vedat Nefes'e takıntılı şekilde aşık.Gerçi bunun adı aşk da değildir diye düşünüyorum.
Öyle olsa her Allah'ın günü kadını dövmezdi.
Trabzon Sürmele'de yaşayan esas oğlanımız Tahir. Namı diğer Deli Tahir 29 yaşında, mert, deli, hırçın bir Karadeniz delikanlısı...
Tahir ve abisi Mustafa Kaleli ile iş yapan Vedat, bir akşam onları evine yemeğe davet eder.Hayır sen madem karına bu kadar hapis hayatı yaşatıyorsun bunu anlama ihtimali olan birilerini niye evine davet ediyorsun? Neyse...
Tahir tabi kızı görür görmez bir bakıyor, anamm...Elin karısına öyle bakılır mı Tahir? Biz de seni adam sandıydık.Neyse hemencecik gözlerini çekiveriyor.
Tahir hemen Nefes'in ellerindeki morlukları görüyor ve adamın karısını dövdüğünü anlıyor.Zaten adam çocuğuna da bir tuhaf davranıyor.Bir ara kızın elini tutup "Bu ne?" bile diyor.Bunu gören Vedat rahat durur mu? Kadını alıyor bir odaya, Tahir'in tuttuğu elindeki parmakları kırıyor. Bu sahne gerçekte çok kötüydü.İrem Helvacıoğlu da burada kötü bir oyuncu olmadığı kanıtladı.Kendini yan roller oynarken bayağı geliştirmiş.Darısı sıfır oyunculukla başrol oynayan Hande Erçel'in başına....
Her fırsatta kaçma girişiminde bulunan Nefes o akşam tekrar deniyor ve bu kez başarıyor.
Bu kaçışa bir şekilde Tahir de dahil oluyor tabii.Kız bunlarla tutuyor Trabzon'a gidiyor.
Adam hemen anlıyor bunlarla kaçtığını, Trabzon'un yolunu tutuyor.
Bunlar da Vedat'ı salak sanıyorlar galiba.
Hiç akıllarına gelmiyor Vedat'ın bunu anlayıp ertesi gün geleceği.
Afişte fark ettiniz mi bilmem ama dizide evlerinin önü boyalı direk Öykü de oynuyor.Kendisi daha önce bir kaç dizide oynamıştı ama ben hiç izlememiştim.
Yani şarkı söylese daha iyi sanki.Karadeniz şivesi yapmaya çalışıyor ama olmuyor.
Allah rızası için güzel Karadeniz şivesi yapamayanı Karadeniz dizisinde oynatmayın.
Nefes'in kocasından kaçması ve Tahir'in daha dün tanıdığı kadını canı pahasına koruması bana biraz Bana Sevmeyi Anlat ve Çoban Yıldızı'nı hatırlattı.Orada da bir günde gördükleri kadını kocasından canı pahasına koruyorlardı.
Bence dizi kesin tutacak.Hatta tuttu bile.Zaten anneannem ve yaşıtları çok izlediği için herhalde atv dizileri kötü bile olsa tutuyor.Ama bu dizi zaten konusuyla ilgi çekici olduğundan devam edeceğe benziyor.
İlerleyen bölümlerde ve başka dizilerde de kadına şiddete karşı gelen sahneler ve karakterler görmek dileğiyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder